Adidas: Bir Yıldızın Doğuşu
Adidas, Avrupa’nın en büyük, dünyanın ise Nike’den sonra ikinci en büyük Alman ayakkabı, kıyafet ve spor ürünleri markası. Üç çizgiyle tanıdığımız firma aynı zamanda diğer spor markası Reebok, Spor uygulamaları ile tanıdığımız Runtastic ve Bayern Münih’in de bir kısmının sahibi.
Adidas adı (adidas olarak kullanılıyor.), şirketin kurucusu olan Adolf ‘Adi’ Dassler’ın adının kısaltması. Birinci dünya savaşından sonra Adolf Dassler evde ilk ayakkabı imalatına başlıyor. 1924’de abisi Rudolf da kendisine eşlik ediyor ve markanın adı ‘Dasslers Brothers Shoe Factory’ oluyor. İlk hedefleri ise farklı atletizm dalları için çivili koşu ayakkabısı üretmek oluyor.
1936 Berlin olimpiyat oyunlarında, Dassler kardeşler Amerikalı atlet Jesse Owens’ı kendi ev yapımı ayakkabılarını giymek için ikna ediyor. Owens’ın kazandığı 4 altın madalya ile birlikte Dassler kardeşlerin tanınırlığı, atletler ve antrenörler arasında arttı. Ardından kardeşler, ikinci dünya savaşına kadar yıllık 200.000 satmaya başladı. İkinci dünya savaşında fabrikalarını anti-tank silah üretimi için çalıştırmaya başladılar. İkinci dünya savaşının sona ermesi ile birlikte kardeşi Rudolf ile kavga eden Adolf yollarını ayırma kararı alıyor ve iki farklı şirket kuruyorlar. Rudolf bugünkü Puma’yı, Adolf ise bugünkü Adidas’ın kurucusu oluyor.
1950’li yıllarda futbolda çivili kramponların kullanılmaya başlaması ile birlikte Adidas hızla büyümeye başladı. Ve aktif olarak üç çizgili logosunu da 1951’de kullanmaya başladı. Ardından spor ürünleri üretimine başlayan firma, 1963’de futbol topu üretimine de başladı. 4 yıl sonra giyim sektörüne giren firma, yıllarca spor ayakkabı sektöründe lider konumundaydı, 1970’de Nike’ın da öne çıkması ile birlikte yarış kızışmaya başladı. 1978’de Adi Dassler’ın ölümü ile büyük bir düşüş yaşayan Adidas, 1980’lerde büyük sıkıntılar çekiyordu. Bu sıkıntıları yaşarken ileride pişmanlık duyacağı en önemli nokta ise, Micheal Jordan ile anlaşma sağlayamamak olacaktı. Jordan, Adidas ile anlaşma konusunda ısrarcı olsa da menajeri kendisini ikna etmiş ve anlaşmadan vazgeçirmişti. Adidas’ın değerini tekrar arttıransa 1986’da ‘My Adidas’ şarkısını yapan dönemin patlama yapan rap grubu Run D.M.C. oldu. Bu anlaşma ile birlikte, sadece spor ayakkabıdan çıkıp günlük ayakkabı sayılabilecek ürünlere de başlayan Adidas, aynı zamanda sokak kültüründe de önemli bir yere sahip olmuştu. Grubun yaptığı ‘My Adidas’ parçası aynı zamanda, rap müziğin sadece bir müzik olmadığını, bir yaşam tarzı olduğunu gösteriyordu. Bu parça ile birlikte rap şarkılarında görünüş ve markalardan bahsetmeye de öncülük etmiş oldu.
Daha önce bu yazımda da bahsettiğim gibi Micheal Jordan’ı kaybettikten sonra bir daha benzer bi kayıp yaşamak istemeyen Adidas, 2003’de David Beckham ile ömür boyu sözleşme imzaladı. Beckham, günümüzde hala Adidas’ı temsil etmeye devam ediyor.
Adidas’ın şimdiye kadar en çok satan ayakkabısı ise, 40 Milyon satış’a ulaşan 1973’de çıkan Stan Smith modeli oldu, bu ayakkabı aynı zamanda kendine moda dünyasında da önemli bir yer edindi.